•  Türkçe | ₺
Adana Çıkışlı Karadeniz Yaylalar ve Batum Turu 5 Gece Otel KonaklamalıAdana Çıkışlı Karadeniz Yaylalar ve Batum Turu 5 Gece Otel KonaklamalıAdana Çıkışlı Karadeniz Yaylalar ve Batum Turu 5 Gece Otel KonaklamalıAdana Çıkışlı Karadeniz Yaylalar ve Batum Turu 5 Gece Otel Konaklamalı

Adana Çıkışlı Karadeniz Yaylalar ve Batum Turu 5 Gece Otel...


  • Amasya Arkeoloji Müzesi, İkinci Beyazıt Külliyesi, Yeşilırmak, Şehzadeler Parkı
  • Bandırma Vapuru, İlk Adım Anıtı, Onur Anıtı, Boztepe, Bektaş Yaylası
  • Kuzalan Şelalesi, Mavi Göl, Atatürk Köşkü, Trabzon Ayasofya Camii
  • Telkari Gümüş Atölyesi, Uzungöl, Karaster Yaylası, Lustra Yaylası
  • Çeçeva Çay Bahçeleri, Gonio (Apsaros) Kalesi, St. Nicholas Kilisesi
  • Piazza Meydanı, Avrupa Meydanı, Medea Heykeli, Alfabe Kulesi, Ali ve Nino Heykeli
Adana çıkışlı Karadeniz turu ile doğanın kalbine yolculuğa çıkın, yaylaların huzurunda dinlenin ve Batum’un büyüleyici atmosferini keşfedin!

Adana çıkışlı Karadeniz turu ile 5 gece konaklamalı unutulmaz bir deneyime adım atın, Karadeniz’in eşsiz doğasını ve Batum’un kültürel zenginliklerini keşfedin.

TUR PROGRAMI

Broşür İndir
1.
Gün
Mersin, Adana, Amasya

Araç Kalkış Noktaları

22:00 Mersin Mezitli Migros Önü (Ciğerci Bahaddin Yanı)
23:00 Adana Tren İstasyonu Önü

Biniş noktalarından katılacak misafirlerimizle birlikte gece yolculuğumuz başlıyor.

2.
Gün
Amasya, Samsun, Ordu

Sabah erken saatlerde alacağımız kahvaltının ardından, Şehzadeler Şehri olarak bilinen Amasya’ya doğru yola çıkıyoruz. Amasya, hem doğası hem de tarihiyle büyüleyici bir şehir olup, Osmanlı İmparatorluğu’na padişahlar yetiştiren önemli bir kültür merkezidir. Şehirdeki ilk ziyaret noktamız, Amasya Arkeoloji Müzesi olacak. Burada, eski uygarlıklara ait tarihi eserleri, etnografya koleksiyonlarını, fosil kalıntılarını ve ünlü mumyaları göreceğiz. Özellikle, Amasya’daki şehzadelik dönemi ve Osmanlı tarihine dair önemli izler bırakmış bu müze, şehri anlamamızda önemli bir rol oynayacak. Ardından, Amasya’nın en önemli tarihi yapılarından biri olan İkinci Beyazıt Külliyesi’ni ziyaret ediyoruz. Bu külliye, Osmanlı döneminde Amasya’da şehzadelik yapan II. Beyazıt tarafından imar edilmiştir. Külliye içinde dikkat çeken en özel noktalardan biri, paratoner olarak kullanılmış olan dev çınar ağaçlarıdır. Ayrıca, o dönemde İstanbul’a gitmek isteyen Amasyalılar için, İstanbul’un siluetinin çizildiği tarihi şadırvanı, denge sütunlarıyla süslenmiş kapı girişleri ve külliye camiinin iç mekanını yakından keşfedeceğiz. Külliye ziyaretimizin ardından, şehri tam ortadan ikiye bölen Yeşilırmak’ın kıyısına iniyoruz. Yeşilırmak, Sivas’tan doğup Samsun’a kadar uzanan uzun bir yolculuğa çıkarak bölgeye hayat verir. Amasya, bu bereketli nehri çevresine kurulu olan bir şehir olup, Yeşilırmak kıyısındaki Padişah büstleri ile şehrin tarihsel dokusunu daha da zenginleştirir. Bu güzel manzara eşliğinde, Şehzadeler Parkı’nda yapacağımız keyifli yürüyüşle Amasya’nın büyüleyici atmosferine daha da yakından tanıklık edeceğiz. Amasya gezimizin ardından, milli mücadelenin sembol şehirlerinden biri olan Samsun’a doğru yola çıkıyoruz.

Samsun’daki ilk durağımız, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ve 18 silah arkadaşının 19 Mayıs 1919 tarihinde Kurtuluş Savaşı’nı başlatmak üzere Samsun’a ulaştığı Bandırma Vapuru olacak. Bandırma Vapuru ve hemen yakınında bulunan İlk Adım Anıtı, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin başladığı o tarihi anı simgeliyor. İlk Adım Anıtı’ndan sonra, Samsun’un en önemli simgelerinden biri olan Onur Anıtı’na geçiyoruz. Atatürk henüz hayattayken, halkın ona olan sevgisiyle inşa edilen bu anıt, o dönemin denge bakımından ikinci büyük anıtıdır. Samsun’un kalbinde yer alan bu anıt, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesine olan inancının ve gücünün simgesidir. Burada fotoğraflarımızı çektikten sonra, Çarşamba, Terme ve Ünye ilçelerinden geçerek Ordu’ya doğru yol alıyoruz. Ordu’ya vardığımızda, şehrin en ünlü ve romantik noktalarından biri olan Boztepe’ye çıkıyoruz. Deniz seviyesinden 530 metre yükseklikte bulunan Boztepe, Ordu’nun muazzam manzarasını ayaklar altına seriyor. Burada, bu büyüleyici manzarayı izleyerek fotoğraf çekme fırsatımız olacak. Ayrıca, Boztepe’nin eteklerinde bulunan fındık bahçelerinden kaliteli fındık alışverişi yapabileceğimiz bir mola vereceğiz. Karadeniz’in meşhur fındıkları, bölgenin en değerli ürünlerinden biri olup, bu taze ve lezzetli fındıkları satın alma fırsatını kaçırmayın. Son olarak, Ordu’daki gezimizi tamamladıktan sonra, Bektaş Yaylası’nda bulunan otelimize doğru hareket ediyoruz. Akşam yemeğimizi otelimizde aldıktan sonra, konforlu bir şekilde dinlenmek üzere odalarımıza çekiliyoruz.

Sabah Kahvaltısı: Bölgede ekstra olarak alınacaktır.
Öğle Yemeği: Yolda veya ziyaret edilen noktalarda yöresel lezzetlerle öğle yemeğimizi alıyoruz.
Akşam Yemeği: Bektaş Yaylası’ndaki otelimizde akşam yemeğimizi alıyoruz.

3.
Gün
Mavi Göl, Kuzalan Tabiat Parkı, Trabzon Atatürk Köşkü

Sabah kahvaltımızı otelimizde aldıktan sonra, doğanın eşsiz güzelliklerini keşfetmek için yola çıkıyoruz. Bugünün ilk durağı, Karadeniz’in muazzam doğasında bir incisi olan Kuzalan Şelalesi olacak. Yüksek dağ yamaçlarından, kayaların üzerinden adeta saçaklar gibi dökülen bu muazzam şelale, bölgedeki en yüksek şelalelerden biri olarak tanınmaktadır. Suyun şiddetle kayalardan düşüşü, etrafındaki yemyeşil orman dokusu ile birleşerek tam bir görsel şölen sunuyor. Şelale etrafındaki yürüyüş yolu ise ziyaretçilere rahat bir parkur sunarken, doğanın sesini dinleyerek huzur bulma imkânı sağlıyor. Burada geçireceğiniz zaman, suyun gücüyle birleşen yeşilin büyüsüne kapılmanıza yol açacak. Fotoğraflarınızı çekerken, her açıdan görsel bir şölen sunan bu doğa harikasının size sunduğu manzara ile büyüleneceksiniz. Dileyen misafirlerimizle, Kuzalan Tabiat Parkı içinde yer alan, doğanın el işçiliğiyle oluşturduğu bir cennet köşesi olan Mavi Göl’e doğru devam edeceğiz. (Ekstra) Bu eşsiz doğal oluşum, sodalı suyun birleşerek oluşturduğu serpantin kayalıklarının arasına gizlenmiş bir masal diyarı gibi. Mavi Göl, adını kendine has mavi ve turkuaz tonlarındaki suyundan alır. Göle düşen ışık ve havadaki yağış durumuna göre renk değiştiren su, bazen derin mavi bazen ise pırıl pırıl turkuaz bir renk alır. Burada geçireceğiniz zaman, Karadeniz’in doğa harikalarını bir başka açıdan keşfetmenizi sağlarken, fotoğraf tutkunları için bir cennet sunar. Sonraki durağımız ise, tarih ve doğanın iç içe geçtiği Atatürk Köşkü. 19. yüzyılın sonlarına doğru inşa edilen bu köşk, Trabzon'un zengin kültürel mirasını ve Karadeniz'in zarif atmosferini bir arada yansıtır. 1930’larda Mustafa Kemal Atatürk’ün Trabzon’a yaptığı ziyaret sırasında konakladığı bu köşk, şimdilerde müze olarak ziyaretçilere açık olup, köşkün tarihi iç mekanlarını ve Atatürk’ün köşk ziyaretine dair hatıraları gözler önüne seriyor. Ardından, Trabzon’un tarihi ve kültürel miraslarından birine, Trabzon Ayasofyası’na gidiyoruz. Bizans İmparatoru I. Justinianos tarafından 6. yüzyılda inşa edilen bu muazzam yapı, uzun yıllar kilise olarak kullanılmış, daha sonra camiye dönüştürülmüştür. İç mekanındaki zarif mozaikler, Bizans sanatının en güzel örneklerinden birini sunmaktadır. Ayasofya’nın mistik atmosferinde kısa bir gezinti yaparak, Trabzon’un tarihindeki bu önemli yeri keşfedeceğiz. Sonraki durağımız ise Trabzon’un geleneksel sanatlarından birini gözler önüne seren Telkari Gümüş Atölyesi olacak. Trabzon’un ünlü gümüş işçiliğiyle tanınan bu atölyede, ince işçilikle yapılmış telkari gümüş takıların üretimine tanıklık edeceğiz. Bu zanaat, bölgenin tarihi kültürünü ve el sanatlarının ne denli köklü olduğunu anlatan bir örnek olarak karşımıza çıkıyor. Gümüş ustalarının ellerinden çıkan zarif tasarımlar, bölgenin geçmişini ve bugünü birleştiriyor. Son olarak, misafirlerimiz otelimize geçecek ve gezimizin yorgunluğundan sonra dinlenme fırsatı bulacaklar.

Sabah Kahvaltısı: Otelimizde alacağımız kahvaltının ardından, doğanın eşsiz güzelliklerini keşfe çıkıyoruz.
Öğle Yemeği: Yolda veya ziyaret edilen noktalarda yöresel lezzetlerle öğle yemeğimizi alıyoruz.
Akşam Yemeği: Akşam yemeğimizi otelimizde veya yerel bir restoranda alıyoruz.

4.
Gün
Uzungöl, Karaster ve Lustra Yaylası, Çeçeva Çay Bahçeleri, Batum

Sabah kahvaltısının ardından, doğanın ve tarihî dokuların buluştuğu ilk durağımıza doğru yola çıkıyoruz. Karadeniz’in en huzurlu köylerinden biri olan Uzungöl’e varıyoruz. Uzungöl, sadece Karadeniz’in değil, Türkiye’nin de en bilinen doğal güzelliklerinden biri olarak öne çıkmaktadır. Çevresi yemyeşil ormanlarla kaplı olan bu bölge, yüksek dağların eteklerinde yer alan göletiyle adeta bir cennet köşesi gibidir. Uzungöl'ün dikkat çeken en önemli özelliklerinden biri, burada bulunan ahşap evler ve geleneksel yapılar ile bölgenin eski Türk yerleşim kültürünü gözler önüne seriyor. Buradaki geleneksel yaşam, her geçen yıl daha fazla turistin ilgisini çekerken, bölgenin eski tarım yöntemleri ve yapı tarzı, Türk köy kültürünü yansıtan nadir örneklerden biridir. Uzungöl’de, dileyen misafirlerimizle Karaster ve Lustra Yaylası’na ekstra bir tur yapacağız. Bu yaylalar, Karadeniz’in en yüksek noktalarından biri olup, geleneksel yaşamın hala sürdüğü alanlar olarak öne çıkmaktadır. Karaster Yaylası, bölgenin en eski yerleşim alanlarından biridir ve burada, yüzyıllardır süregelen tarım ve hayvancılık faaliyetlerini gözlemleyebilirsiniz. Yaylaların şairane doğasında, bölgenin en değerli bitki örtüsünü keşfederken, yerel halkın geleneksel yaşam biçimlerine tanıklık edeceksiniz. Lustra Yaylası ise özellikle etkileyici manzaralarıyla ünlüdür; buradan bakıldığında, dağların zirvelerinden uzanan vadiler, şelaleler ve ormanlar, her adımda sizi büyüleyecektir. Lustra Yaylası, aynı zamanda, bölgenin eski halklarından olan Lazların ve Çerkeslerin izlerini taşıyan önemli bir kültürel alan olarak dikkat çekmektedir. Uzungöl gezimizi tamamladıktan sonra, bölgenin başka bir önemli deneyimi olan Çeçeva Çay Bahçeleri’ne doğru yola çıkıyoruz. Bu çay bahçeleri, Karadeniz’in simgesi haline gelmiş olan çay üretiminin kalbinde yer almaktadır. Karadeniz’in iklimine özgü koşullarda yetişen çay, burada yetişen bitkilerden yapılan ve yüksek dağlardan gelen soğuk rüzgarlarla lezzeti daha da keskinleşen Karadeniz çayı, bu bölgenin en karakteristik ürünlerinden biridir. Çay üretim süreci hakkında bilgi edinip, taze demlenen çayları içerken, Karadeniz’in eşsiz doğasında dinlendirici bir molanın tadını çıkaracağız.

Karadeniz’in eşsiz doğasında geçirdiğimiz keyifli anların ardından, Batum’a doğru yola çıkıyoruz. Sarp Sınır Kapısı’na vardığımızda, gümrük işlemlerimizi tamamlayarak, Gürcistan topraklarına adım atıyoruz. Batum’a giriş yaptıktan sonra, Roma İmparatoru Vespasian döneminde inşa edilen ve tarihi MÖ 2. yüzyıla kadar uzanan Gonio (Apsaros) Kalesi'ni panoramik olarak görerek, Çoruh Nehri kıyısındaki muazzam manzarayı gözler önüne seriyoruz. Bu kale, Batum’a gelen ilk Roma İmparatoru Vespasian’ın komutasında yapılan askeri bir yapı olarak, bölgenin tarihindeki önemli dönemeçlerden birini simgeliyor. Batum şehir merkezine ilerlerken, Osmanlı dönemine ait ve hala aktif olarak kullanılan St. Nicholas Kilisesi’ni ziyaret ediyoruz. 19. yüzyılda inşa edilen bu kilise, Batum’un kültürel ve dini çeşitliliğinin önemli bir simgesidir. Ardından, Batum’un en gözde meydanlarından biri olan Piazza Meydanı’nda Gürcü kültürünü yakından tanıma fırsatı buluyoruz. Meydanın muazzam mimarisi, bizlere Batum’un hem geçmiş hem de modern kimliğini bir arada sunuyor. Avrupa Meydanı’na geçtiğimizde, Batum’un sembol yapılarından Medea Heykeli ve Alfabe Kulesi hakkında bilgi alıyor, şehrin özgün mimarisine hayran kalıyoruz. Medea Heykeli, Batum'un Yunan mitolojisindeki Medea karakterine atfedilen önemli bir yapıdır ve Batum'un tarihindeki Hellenistik etkileri simgeler. Alfabe Kulesi ise, Gürcü alfabesinin tarihine ve kültürüne olan katkıları yücelten, modern Batum'un simgelerinden biridir. Turumuzun son durağında, Batum Limanı’na giderek, Ali ve Nino Heykeli’ni fotoğraflıyoruz. Bu heykel, aşkın ve sadakatin simgesi olarak Batum’un modern sanatını ve halk kültürünü yansıtan ilginç bir yapıdır. Limandaki manzarayı izlerken, bu tarihi kentteki son anlarımızı fotoğraflar ve anılarla taçlandırıyoruz. Son olarak, unutulmaz bir günün ardından dinlenmek üzere otelimize geçiyoruz. Batum’da konaklayacağımız otel, oda kahvaltı konseptinde olup, misafirlerimize dinlenme fırsatı sunacak. Ancak dileyen misafirlerimiz, akşam Batum gece turuna katılabilir, Gürcistan mutfağının enfes lezzetlerini deneyimleyebilir ve şehrin gece atmosferinin keyfini çıkarabilirler.

Sabah Kahvaltısı: Otelimizde sunulacak açık büfe kahvaltı.
Öğle Yemeği: Uzungöl'de yöresel lezzetlerle donatılmış bir öğle yemeği. Karadeniz’in taze balıkları ve geleneksel yemekler menümüzde olacak.
Akşam Yemeği: Batum'da otelimizde sunulacak akşam yemeği, Gürcü mutfağının eşsiz tatlarını keşfetmek için harika bir fırsat.

5.
Gün
Borçka, Karagöl, Ayder, Zilkale, Palovit Şelalesi, Rize

Sabah kahvaltısının ardından, Batum’a veda ediyor ve Türkiye’ye giriş yapmak için gümrükten geçiyoruz. Ülkemize adım attıktan sonra, dileyen misafirlerimize, Duty Free mağazalarından alışveriş yapma fırsatı sunulacaktır. Bu alışveriş molası, Batum’dan Türkiye’ye geçişin hemen ardından keyifli bir durak olacaktır.

Ülkemize girişimizi takiben, ilk durağımız olan Karagöl’e doğru yola çıkıyoruz. Karagöl, Türkiye’nin en özel doğal alanlarından biridir ve heyelan sonucu oluşmuş bu göl, dağların arasında saklı bir cennet köşesi olarak adeta bir doğa harikasıdır. Yolculuk boyunca, Karadeniz’in derin doğasını keşfedecek ve Doğu Anadolu'yu Karadeniz’e bağlayan tarihi tünel yolundan geçerken, Klaskur Vadisi'nin nefes kesici manzaralarına tanıklık edeceğiz. Bu vadi, bölgenin tarihi zenginlikleriyle birlikte doğanın en saf hallerine de ev sahipliği yapmaktadır. Yolda, organik çay bahçeleri ve Gürcü kökenli köyler gibi etkileyici yerleşim alanlarını geçerken, bu bölgenin kültürel derinliğini ve doğal güzelliklerini bir arada keşfetmiş olacağız.

Yolculuğumuza devam ederken, Maisur Şelalesi'ni uzaktan gözlemleyip, Bardnala Şelalesi'nin yanından geçerek, doğanın sunduğu eşsiz güzellikler içinde Karagöl’e varacağız. Burada, yeşilin her tonunun bir araya geldiği bu muazzam alanda, serbest zaman geçirecek ve doğanın derin sessizliğinde huzur bulacağız.

Sonraki durağımız Ayder Yaylası olacak. Ayder, Karadeniz’in en bilinen yaylalarından biridir ve bölgenin zengin bitki örtüsüyle iç içe geçmiş bir yerleşimdir. Burada, dileyen misafirlerimizle birlikte ekstra olarak Zilkale ve Palovit Şelaleleri turu yapacağız. Zilkale, Karadeniz’in en etkileyici kalesi olup, bölgenin tarihi geçmişine ışık tutmaktadır. 14. yüzyıldan kalan bu kale, bölgedeki önemli bir askeri yapıdır ve Rize’nin dağlık bölgelerinde konumlanmıştır. Palovit Şelalesi ise, doğanın kudretli bir göstergesi olarak, yeşilin her tonunu içinde barındıran ve akışındaki suyun gürültüsüyle çevresini dolduran büyüleyici bir mekan sunmaktadır.

Yolculuğumuza devam ederken, Rize Bezi Dokuma Atölyesi’ne doğru ilerliyoruz. Burada, Karadeniz’in geleneksel dokuma sanatlarından biri olan Rize Bezinin yapım aşamalarını yakından gözlemleyeceğiz. Kenevir dokumaları, özellikle alerjik cilt ve deri hastalıklarına karşı önerilen doğal malzemeler olarak bilinir ve Karadeniz keşanları ve poşuları, bölgenin geleneksel giyim kültürünün vazgeçilmez parçalarındandır. Atölyede, bu geleneksel sanatın her aşamasını öğrenirken, Karadeniz zanaat kültürüne dair derin bilgiler edineceğiz. Rehberimizin anlatımlarıyla, bu bölgedeki el işçiliği ve dokuma geleneklerinin tarihsel arka planını keşfedeceğiz.

Sonrasında, bölgedeki kültürel ve doğal zenginlikleri keşfettiğimiz bu harika günün ardından, Rize'de konaklayacağımız otelimize geçiyoruz. Konaklamamızın ardından, Karadeniz’in eşsiz doğasında huzur dolu bir gece geçirecek, bir sonraki günün heyecanına hazırlıklı olacağız.

Sabah Kahvaltısı: Otelimizde sunulacak açık büfe kahvaltı.
Öğle Yemeği: Karadeniz’in yöresel lezzetleriyle donatılmış öğle yemeği. Özellikle Karadeniz mutfağının vazgeçilmezi olan taze balıklar ve bölgeye özgü tatlar menümüzde olacak.
Akşam Yemeği: Rize'deki otelimizde sunulacak akşam yemeği, Karadeniz'in geleneksel yemeklerini keşfetmek için bir fırsat.

6.
Gün
Çay Fabrikası, Sürmene Bıçak Atölyesi, Sümela Manastırı, Gümüşhane

Sabah otelimizde aldığımız kahvaltının ardından, günümüze çayın tarihine dair derin bir yolculukla başlıyoruz. Bölgedeki bir çay fabrikasına doğru yola çıkıyoruz. Karadeniz’in ılıman ve yağışlı iklimi, bölgenin çay tarımına uygun hale gelmesini sağlamış ve 19. yüzyılın sonlarından itibaren yapılan çeşitli denemelerle çay üretimi başlamıştır. Ancak asıl ticari anlamdaki üretim 1924 yılında çıkarılan Çay Kanunu ile hız kazanmıştır. Zihni Derin’in öncülüğünde yapılan çalışmalar, çayın Karadeniz bölgesinin en önemli tarımsal ürünlerinden biri haline gelmesini sağlamıştır.

Fabrikada yapacağımız gezide, çay yapraklarının toplanma sürecini, kurutulma, oksidasyon ve fermantasyon aşamalarını yakından gözlemleyeceğiz. Ayrıca, siyah, yeşil ve beyaz çay üretimindeki farkları öğrenecek, çayın topraktan fincana kadar olan yolculuğunu keşfedeceğiz. Çayın en taze halini deneyimleyerek, geleneksel demleme teknikleri hakkında bilgi alacak ve Karadeniz çayının eşsiz lezzetini tadacağız.

Sonraki durağımızda, Sürmene Bıçak Atölyesi’ni ziyaret ediyoruz. Sürmene, bıçakçılık geleneğiyle ünlüdür ve yüzyıllardır devam eden bu zanaat, bölgenin kültürel mirası arasında önemli bir yer tutar. Sürmene bıçaklarının yapım sürecine tanıklık edecek, ustaların el işçiliği ile üretilen bu kesici aletlerin nasıl şekillendirildiğini göreceğiz. Bu ziyaret, Karadeniz’in zanaat kültürünü daha yakından tanımamız için harika bir fırsat olacak.

Ziyaretimizin ardından, Sümela Manastırı’na doğru yola çıkıyoruz. Sümela Manastırı, 4. yüzyılda Bizans İmparatoru I. Theodosius tarafından, Karadağ’ın sarp yamaçlarına inşa edilmiştir. Manastır, bölgedeki dini ve kültürel zenginliğin simgelerinden biridir. Yüzyıllar boyunca birçok kez restore edilen bu manastır, Karadeniz’in en görkemli yapılarından biri olarak öne çıkmaktadır. Burada, hem tarihî geçmişini hem de mimari detaylarını keşfederek, doğanın içinde kaybolmuş bu kutsal alanın huzur veren atmosferinde geçireceğimiz zamanı unutulmaz kılacağız.

Sonraki adımda, Gümüşhane üzerinden Erzurum’a geçiyoruz. Erzurum, tarihî zenginlikleri ve kültürel dokusuyla bilinen bir şehir olup, Doğu Anadolu’nun önemli merkezlerinden biridir. Burada yapacağımız kısa bir gezinin ardından, konaklayacağımız otelimize geçiyoruz.

Sabah Kahvaltısı: Otelimizde alacağımız zengin açık büfe kahvaltı.
Öğle Yemeği: Karadeniz mutfağının yöresel tatlarını içeren, taze balık ve et yemeklerinin yanı sıra, bölgeye özel zeytinyağlılar ve mezelerle sunulacak öğle yemeği.
Akşam Yemeği: Erzurum'da otelimizde sunulacak, yöresel yemeklerden oluşan akşam yemeği. Erzurum’un meşhur cağ kebabı ve ayran tatmak için harika bir fırsat.

7.
Gün
Erzurum, Üç Kümbetler, Çifte Minareli Medrese, Erzurum Evleri

Sabah otelimizde aldığımız kahvaltının ardından, Erzurum’u keşfe çıkıyoruz. Erzurum, köklü tarihi, kültürel mirası ve Osmanlı dönemi eserleriyle dikkat çeker. İlk olarak, Üç Kümbetler'e gidiyoruz. Bu üç görkemli türbe, 14. yüzyıldan kalma yapılarıyla, Erzurum’un Türk-İslam mimarisindeki zarif örneklerindendir. Her biri farklı bir döneme ait olan bu kümbetler, bölgenin mezar taşları ve süslemeleriyle oldukça dikkat çekicidir. Buradaki ziyaretimiz sırasında, Erzurum’un kültürel tarihine dair önemli bilgiler alacağız.

Sonrasında, Çifte Minareli Medrese’yi ziyaret ediyoruz. 13. yüzyıldan kalma bu medrese, Selçuklu döneminin en özgün yapılarından biridir. Dış cephesindeki iki zarif minaresi ve taş işçiliğiyle tanınan medrese, zamanında ilim merkezi olarak kullanılmış ve bugün de mimarisiyle büyülemeye devam ediyor. Çifte Minareli Medrese'nin içindeki tarihi atmosferi hissederken, Erzurum’un eğitim tarihine dair de ipuçları elde edeceğiz.

Bir sonraki durağımız, Atabey Ulucami. Erzurum’un en eski camilerinden biri olan bu yapı, Selçuklu dönemi mimarisinin izlerini taşıyor. Atabey Ulucami, o dönemin taş işçiliğini ve mimari tasarımını en iyi şekilde gözler önüne seriyor. Camiyi gezerken, zaman içinde geçirdiği restorasyonlarla birlikte, nasıl hayatta kalmayı başardığını öğreneceğiz.

Erzurum'un geleneksel yapısını daha yakından keşfedeceğimiz bir diğer nokta ise, müze haline getirilmiş Erzurum Evleri. Osmanlı ve Türk İslam dönemi yaşam tarzını yansıtan bu evler, bölgenin sosyal yapısını ve halkının günlük yaşamını daha yakından anlamamıza yardımcı olacak. Ahşap işçiliği ve geleneksel iç mekanları ile bu evler, Erzurum’un tarihi dokusunun önemli bir parçasını oluşturuyor.

Gezimizin ardından, Taş Han'a geçiyoruz. Erzurum'un meşhur Oltu taşı takı ve tespihlerinin satıldığı bu tarihi çarşıda, geleneksel el sanatlarını gözlemleme fırsatımız olacak. Oltu taşı, bölgenin en değerli taşlarından biri olup, takı ve aksesuar olarak sıklıkla kullanılır. Burada vereceğimiz serbest zamanda, bu zarif takılardan satın alabilir veya sadece bu sanatın nasıl yapıldığını keşfetmek için zaman ayırabiliriz.

Son olarak, Erzurum'un en bilinen lezzetlerinden biri olan Cağ Kebabı’nın tadına bakmak için bir mola veriyoruz. Bu özel kebap, etin ustaca pişirilmesi ve üzerine dökülen sosla birlikte, Erzurum mutfağının en önemli tatlarından biridir. Bu eşsiz lezzeti deneyimleyerek, Erzurum’un mutfak kültürüne dair önemli bir parça keşfetmiş olacağız.

Gezimizi sonlandırırken, dönüş yolculuğumuza başlıyoruz. Erzurum’un tarihi ve kültürel zenginlikleriyle dolu bu günü geride bırakırken, hem şehrin geçmişine hem de geleneksel yaşamına dair unutulmaz anılar biriktiriyoruz.

Sabah Kahvaltısı: Erzurum otelimizde alacağımız kahvaltı ile güne başlıyoruz.
Öğle Yemeği: Erzurum'da, yöresel lezzetleri deneyimleyeceğimiz bir restoranda öğle yemeğimizi alıyoruz.
Akşam Yemeği: Erzurum gezisini tamamladıktan sonra, yolda veya Adana/Mersin'e vardığımızda yerel bir restoranda akşam yemeği alacağız.

EK BİLGİLER

Değerli Misafirimiz,

Öncelikle bizi tercih ettiğiniz için teşekkür ederiz. Seyahatinizin keyifli geçmesi için elimizden geleni fazlasıyla yapacağımızdan emin olabilirsiniz. Bu güzel seyahati daha da keyifli hale getirebilmek adına bazı detayları aşağıda bilgilerinize sunarız.

Müze, Ören Yeri ve Milli Park Girişleri: Tüm müze, ören yeri girişleri, gişe sistemi, biletle geçiş vb. giriş ücretleri misafirler tarafından ödenir. Misafirlerimizin alındığı tarihten itibaren 1 yıl süresince Türkiye'deki Müzekart’ın geçerli olduğu müze ve ören yerlerinde ücretsiz giriş imkânı sağladığından, tur öncesinde, online ya da tur esnasında müze kart satış noktalarından müze kart satın almaları tavsiye edilmektedir.

Tatil Olayı Öneriyor:

- Tura çıkılan bölgenin coğrafi yapısına, hava şartlarına ve tur konseptine uygun kıyafet, aksesuar ve ayakkabı (bot, terlik, sandalet, su ayakkabısı vb.) tercih edilmelidir.

- Tur esnasında fotoğraf ve video çekme imkânı bulacağımızdan dolayı, bu cihazlara ait pil, Powerbank (taşınabilir güç kaynağı), şarj aleti, harici bellek gibi malzemeleri yanınıza almayı unutmayınız.

- Tura çıkarken düzenli kullandığınız ilaçları yanınıza alınız, mevsimsel ya da süreklilik arz eden (alerjik, kronik ve kalıtsal) rahatsızlıklarınızı rehberinize bildiriniz. Raporlarınızı yanınızda taşımanız tavsiye edilmektedir.

- Tura çıkarken kişisel bakım ürünlerinizi (şampuan, krem, diş macunu vb.) yanınıza almayı unutmayınız.

- Tur esnasında yanınızda bulundurmanız gereken eşyalar için sırt çantası almayı unutmayınız.

- Seyahat esnasında yolculuğunuzu keyifli hale getirecek kitap, dergi, müzik çalar vb. yanınıza alabilirsiniz.

- Paket turunuz tekne turları ve yüzme molaları olan bir tur ise; tüm gerekli deniz eşyalarınızı (mayo, havlu, güneş kremi, deniz çantası, deniz gözlüğü, palet vb.) yanınızda bulundurmanız tavsiye edilir.

Paket Fiyatlarımız:

Otel, ulaşım ve çevre gezilerini kapsamaktadır.

Mola Yerleri:

Paket tur güzergâhı üzerindeki yemek vb. temel ihtiyaçlarımız için belirli sürelerde dinlenme tesislerinde verilmektedir.

İsteğe Bağlı (Ekstra Turlar):

Tur programında yer alan gece turları vb. ekstra turlar kişi sayısı ve paket turda görevli rehber/kaptan şartlarına bağlı olarak gerçekleştirilir. Yol üzerinde yapılan ekstra turlar tüm yolcuların katılımı olmasa dahi gerçekleştirilmektedir. Ekstra turlarda; tura katılmayacak olan misafirlerimiz rehberimiz tarafından şehre girmeden önce yer alan dinlenme alanlarına veya şehir merkezlerine yönlendirilecektir. Yol üzerinde yapılan ekstra turlara katılmak istemeyen yolcular, mola yerinde beklemeyi kabul ederek tura katılmış sayılacaklardır.

Program zamanlamasında (gün içerisinde gezilecek ziyaret noktalarının sırasında veya günler arasında) hava durumu, yol durumu vb. gibi nedenlerle rehber gerekli gördüğü takdirde değişiklik yapabilir. Mücbir sebeplerden (hava, yol, ziyaret yerlerindeki yoğunluk vb.) veya misafirlerimizin rehberimizin verdiği zamanlamalara uymamaları sebebiyle tur programımızda yazdığı halde gezilemeyen yerlerden Tatil Olayı sorumlu değildir.

Turumuzun Otelleri:

Belirtilen tesis isimleri turumuzun konaklama önceliğinin bulunduğu tesislerdir. Otel isimleri turun kalkışından 24 saat öncesinde talep edilmesi durumunda bildirilecektir. Yoğunluk ve mücbir sebepler nedeniyle standart bakımından aynı olmak kaydıyla oteller değişiklik gösterebilir. Böyle bir durumda misafirlerimiz 24 saat öncesinde Tatil Olayı temsilcisi tarafından bilgilendirilir.

Ulaşım Araçları Bilgilendirmesi:

Turlarımızda kullanılan araç tipleri kişi sayılarına göre aşağıdaki şekilde sınıflandırılır. Tatil Olayı gerekli gördüğü hallerde aşağıda belirtilen araç tiplerini paket turun kişi sayısına göre kullanım hakkına sahiptir. Paket turu satın alan misafirlerimiz bu bilgilere göre tura katılmayı kabul etmiş sayılacaktır.

AKTİVİTE DETAYLARI
AKTİVİTE KODU:
#817
LOKASYON:
Karadeniz, Batum (Adana çıkışlı)
ULAŞIM
Otobüs   
BULUŞMA:
22:00 Mersin Mezitli Migros Önü (Ciğerci Bahaddin Yanı)
23:00 Adana Tren İstasyonu Önü
İPTAL POLİTİKASI:
Yeterli katılım sağlanamadığı takdirde, tur iptalinin bildirim tarihi tur kalkışından 5 gün öncesidir.
Turlar başka acente turları ile birleştirilebilir. Bu gibi durumlarda misafirler Tatil Olayı sorumluluğundadır.
Otobüslü turlarda koltuk garantisi verilmez. Müsaitlik doğrultusunda destek olunabilir.
Bu fiyat listesi ve program yeni bir fiyat listesi çıkana kadar geçerlidir.
3 kişilik odalarda ilave yatak, standart yatak boyutundan daha küçüktür.
Çocuk indirimleri sadece iki yetişkin yanında konaklayan çocuklar için geçerlidir.
Rehberimiz yol, hava, bölge yoğunluğu veya olağanüstü koşullara göre programda değişiklik yapma inisiyatifine sahiptir.
Yürüyüşe uygun giysi, ayakkabı, şemsiye, el feneri, fotoğraf makinesi bulundurulmasını hatırlatırız.
Yüksek sezonda ve olağan dışı durumlarda programda belirtilen oteller benzer kategorilerde farklı otellerle değiştirilebilir.
Konaklama otellerinde satış esnasında beyan edilen standartlarda olmak şartıyla operasyonel sebeplerden kaynaklı otel değişikliği olabilir, değişiklik bilgisi tur öncesinde misafirlere iletilmesi Tatil Olayı sorumluluğundadır.
Tur öncesi ya da tur esnasında oluşabilecek hava muhalefeti, doğal afet veya olağanüstü durumlardan dolayı gerçekleşemeyen turlardan Tatil Olayı sorumlu değildir.
Turda kullanılmayan hak ve hizmetlerin tur süresince ya da sonrasında iadesi mümkün değildir.

TARİH VE FİYATLAR

7 Gün
Karadeniz, Batum
817

13.639TL

en düşük kişi başı


DAHİL OLANLAR:
Otellerde 5 gece yarım pansiyon konaklama
Otellerde açık büfe 5 sabah kahvaltısı
Otellerde açık büfe veya set menü 5 akşam yemeği
HARİÇ OLANLAR:
Programda belirtilen ilk gün sabah kahvaltısı
Programda belirtilen son gün akşam yemeği
Tüm yemeklerde alınan içecekler
Öğle yemekleri
Tüm özel harcamalar
Ekstra belirtilen tüm organizasyonlar
Müze ören yeri girişleri
Müze kart (Turizm ve Kültür Bakanlığına bağlı müzelere girişte gereklidir)
Karagöl gezisi
Batum gezisi
Yurt dışı çıkış harcı